“İnsanlarda kendini sevmeme, teslim olmama, kabul edememe, zarafet eksikliği beni derinden üzüyor. Bu beni hayrete düşüren bir şey. Bunu hayatımda her geçen gün daha çok görüyorum ve bundan hoşlanmıyorum Doğam gereği çok sosyal değilim ancak sosyal olunca bunu oldukça rahatsız edici buluyorum. Bu, varlığın içindeki derin sevgi eksikliğidir, eğer o sevgiyi kendi içinde bulamazsan bu dünyada yanlış olan her şeyi bulursun; diğerinde yanlış olan her şeyi ve doğru olmayan her şeyi. Bu bir kurtuluştur, aşkı bulmak gerçek bir kurtuluştur. Komşunuz değil, sevgiliniz değil, Benliğiniz!
Ben farklıyım. Ben saf bir bireyim. Her şeyden çok sevdiğim şey benim. Her şeyden çok. Kanımdan daha fazla. Çocuklarımdan daha fazla. Her şeyden çok, ben olmayı seviyorum. Ve bu bir kibir değil. Basitçe “ol”manın bir mucizesidir. Olmayı seviyorum.
Bu, kendin olmayı sevebilmen, içindeki sevgiyle ilgili. İçinizdeki sevgiyi kucaklayarak güzelliği, mükemmelliği, ihtişamı, harikayı, kendiniz olmanın ne olduğunu…tüm bu şeyleri kucaklayabilirsiniz. Bu, kendin olmanın büyüsüdür.”
Paylaştığım 23-43 kanalı ile Ra Uru Hu ve Salvador Dali anısına…
Ceyda Tekimay Latrous Hibardiyan